5 Eyl 2012

...

Tam olarak inanmış olsam yani inancın getirdiği o kesin hatlara ulaşmış olsam konuşacak ya da anlamamı sağlayacak duruma gelmiş olurdum.
olayı mantık dahiline getirecek olsam kimsenin böyle bir şey beklemediği yolların bir başka gezegene yükselemediği de bir başka oyunun konusu, oyun içinde.
istediğim bir iki dilek kendi zayıf olanakları içinde gerçekleşirken kocaman bir duvarın altında kaldılar. Yıkık tanıdık, her sabah uyanır uyanmaz tekrar ucube halinde yükseltiğim. Arada şarkı söylediğim anlamsız bensel duvar
isim soyisim sıralanmasından sonra burda olduğumu anladım, öğrenilmiş çaresizlik.
köpek havlaması, varlığım, uyuyanlar, hayır, sıralamaksızın, ben, ne gibi, his, etmemek.
umutsuz bir tarih ama coşkulu on yedi eylül, sevmedi görenler ilk kez değil 300. keze varana kadar. Sevmedim bulamayınca bir ayna incecik kumlarda. Onlar hala soğuk şişeleriyle bende hala aynı çukuru kazmakta.

uyuyorlar, kuyunun ağzı iki parça burun deliği.  korktuğu şeyleri, tutukları şeyleri soluyorlar. beni deli eden bir artezyen gıcırdaması haline düşüyor çıkardıkları sesler, birden fazlalar.

- cümlelerin çok gergin!

evet.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Noktala