24 Ağu 2011

çok yorgunken ve hem susamışken beynimde zıplayan damarlara aldırmaksızın

MEM-U ZİN’DEN:

Zin bı Fındera Dı Peyive .... ZİN MUMA SESLENİYOR



Dem, şem'e dı kır jıbo xwe demsaz ..... Bazen mumu ederdi kendine muhatab

Ki ey hemser u hemnışın u hemraz .... Ey sır ve oturma arkadaşım, baş arkadaşım

Herçendı bı sohtıne wekı mın ..... Gerçi yanmak yönünden benim gibisin sen

Emma ne bı gotıne wekı mın ..... Fakat konuşma yönünden benim gibi değilsin

Ger şıbhete mın te jı bı gota ..... Eğer sen de benim gibi söyleseydin

De mın bı xwe dıl qewi ne sohta ..... Benim de gönlüm fazla yanmazdı

Derde mın u te jı yek bı ferqe ..... Benimle senin derdin farklıdır

Ew ferqe jı xerbe ta bı şerqe ..... O fark doğudan batıya kadardır

Meşrıq tuyı,agıre te zahırsen ..... Doğusun ateşin görünüştedir

Mexrıb ez,u batıne mın agır ..... Batı da benim, içim ateştir

Daim dı sojıt me rışteye can ..... Her zaman yanıyor canımızın damarı

Te na sojıtın bı xeyre ezman ..... Senin ise bazı vakitlerden başka yanmaz

Pehtı me lı ser,dı dıl perenge ..... Benim başımda alevler, gönlümde köz var

Cane me dıgel perenge cenge ..... Canım o közle savaştadır

Şewqek te lı ser seri diyare ..... Senin başının üstünde ışık var

Sewdayeki serseri dı bare ...... Ondan serseri bir sevda yağıyor

Ew şewq jıbo tera zımane ...... O ışık senin için dildir

Ev pehti jıbo mera ziyane .... Benim başımdaki alev ise zarar verir bana

Pehta jı dıle me dayı ser ser ..... Benim gönlümden başıma vuran alev

Hukmje dı ketın lı baye serser ...... Şiddetli rüzgara hükmeder

Her çendi bı şev dı minı bıdar ..... Gerçi geceleri uyanıksın sen

Sıbhan dı nivi heta vı evar ..... Ama sabahtan akşama da uykudasın

Evar u seher bı roj,eger şev .... Akşamdan şafağa, günden geceye

Ez her dı sojım wısa lı ser hev .... Hep yanarım ben


Mem bı dicle'ra dı peyive ..... MEM DİCLEYE SESLENİYOR



Naçar ı jı heyşete dı çu dur ..... Mem çaresiz insanlardan uzağa giderdi

Hemder ı dı bu dıgel şete kur ..... Derin nehirle hemdert olurdu

Ki: ey şıhbete eşke mın rewane .... Ey benim gözyaşlarım gibi dökülen nehir

Be sebr u sıkuni, aşıqane .... Ey aşıklar gibi sabırsı ve sukunetsi nehir

Be sebr u qerar u be sıkuni .... Sabırsız kararsız ve sükunetsizsin

Yan şıbhete mın tu ji cinuni? .... Yoksa sen de benim gibi deli misin?

Qet nıne jıbo tera qerarek .... Senin için hiçbir karar kılmak yok

Xalıb dı dıle teda nayarek .... Galiba senin de gönlünde bir yar var

Her kehze te jı çı tete bıre? .... Her an senin de hatrına ne gelir?

Sergeşte dı bı lı rex cizır'e? .... Ki böyle Cizre'nin yanıbaşında coşuyorsun?

Ev şehreye ger jıbo te mehbub .... Eğer bu şehirse senin sevgilin

Hasıl geriyaye bo te metlub .... İşte elde etmişsin arzunu

Daim dı dıle tedane menzil .... Her zaman koynundadır bu konaklar

Deste te lı gerdane hemail .... Kollarını dolamışsın gerdanına

Heja jı xwede tu fıkre na ki .... Hâlâ Allah'tan korkmuyorsun da

Her roji hezare şıkre na ki .... Her gün binlerce şükretmiyorsun da

Ev çende dı ki hawar u gazi .... Bunca feryad figan ediyorsun

Edı çı mıradeki dıxwazi? .... Artık ne murad istiyorsun?

Behude çıra dı ki tu feryad? .... Boş yere niye feryad ediyorsun?

Aware dı çı diyare bexdad .... Avare avare Bağdat diyarına gidiyorsun

Ger ez bı gırım we ger bı nalım .... Ben ağlarsam, inlersem eğer

Wer ez bı mırın we ger bı kalım .... Ben ölürsem sızlarsam eğer

Herçı weku ez bı kım rewaye .... Her ne yaparsam ben revadır

Maquli jıbo mera fenaye .... Benim için mantıklı yol, yok olmaktır

Carek lı dıle mı jı guzer ke .... Benim gönlümün içinden de geç bir kez

Serçeşmeye çeşme mın nezer ke .... Gözlerimin baş pınarına bak bir kez

Derde dıle mın ku be dawaye .... Gönlümün derdi neden dermansızdır

Çeşme tere mın çıma ceraye .... Islak gözlerimin macerası nedir

Diwaneme mın peri bı der da .... Divane oldum ben periyi elden kaçırdım

Ez dicle'me zenbere me ber da .... Dicleyim ben zenbereği bıraktım

Westani u nergızi u seqlan .... Dicle kıyısındaki yer isimleri

Derwaze u omeri meydan .... Dicle kıyısındaki yer isimleri

Van seyregehan tu le dı kı geşt .... Sen oralarda dolaşıyorsun

Ez mem'e jıbo mıra der u deşt .... Tek başıma kaldım burda bu ovalarda

19 Ağu 2011

...

17 Ağu 2011

auufff













hiç inanmadıklarımdandın, bilirim ki, ben içindekileri ve pohpohlanma isteğini

kelimelerden üstün olmalıydım
yaşamalıydım
sahtekar olmalıydım
yalan söylemeliydim
sahip oldukların diye özümsemeliydim hayatı
çalmalıydım
sert olmalıydım, duyarsız
hepsini söküp at üzerinden
tüm inançsızlığımdan ileri gelenleri
bırak onun gibi olmayı diyebileceğin yanlarım en derinimin parçaları olduğunu göremiyorsun. şimdi mecbur değiliz diyorum bisikletli çocuğun ezdiği kuşun ezik boynundan akıyor bu hikaye şişirilmekte ama ölümden başka bir şey değil yani sonluluktan
sevdiremiyorum kendimi, yapacak gücüm yok anlama beni git

8 Ağu 2011

ingiliz anahtarı

Her şeyin önüne geçen bir duygu, güzelliğine sahip olamadıkça lapalaşmış bir hayata mahkum bırakır. Sahip olmaya mecbur kılan değil, aynı kapıya çıkan sadece. Cümlelerime dokunma anlayamazsın onları, sana anlatacak şeyleri yok anlayacağın ve benim asla çözüme ulaştıramayacağım boşlukta kalan bir hikaye örüyorlar içimde yumulmuş, varolan...
karmaşa, karmaşa ve boğazıma kadar gelen huzursuzluk. Sessiz saatlerde bile beynimde yankılanan seslenisler kızgın kızgın. Bu cebi delik kalbimizle sakin bir hayatta kalamayız, hem çok güç olacaktır kaçmamız.
hep kötü çağrışımlar, ilişkilendirmelerimiz kaotik olduğundan hem haddinden fazla yükseltiyoruz sesimizi hep artık huzurun ucu kaçalı hayatımız dediğimiz bok çukuruna doğmuşuzdur...
en azından ağaç sevgimizi yaşatabilseydik uzun ömürlü olmalarına fırsat verseydin.
yolumu uzatıyorum, ne kadar geç varılsa o kadar iyi. Kaçıp kurtulmayı bilmiyorum ya da hazmedemiyorum henüz dayak, küfürler bir noktaya dikilen gözleri yarıp içeri girmeyi her zaman başarir hortumla oynayıp ses çıkarmayı severim oysa, omuzlarımı da ve bacaklarımı.
tatlı rüyalar...

değil, o değil

Şüphe.
şüphelenirsem yeni bir olasılık yaratabilirim belki dedim inancım dosdoğru duygularım batıldı bu sefer.
karalaya durdum zamanı, devam ediyordu yine de gözler önünde. Pek anlamsız süregidiyorsa, değersizse karanlık ve ürkütücü durması daha iyiydi.
mutsuzdum da çok mu önemli? İnsanlar açtı, çocuklar açtı, kadınlar perişandı. Mutsuzdum hiç biri bana uzak değildi yaşanılanların kirli bir görkem değil kirletilmiş bir yoksulluktu yaşatılan, aldatılan ve gözünün yaşına bakılmayan soyulmuş bir yokluk.
vazgeçtim, değersizlik ve kendini beğenmişlikle güzelliğine inanan, gözlerimden kaçmayan adi yüreklilerin içindeki iyilik kırıntısının güzelliklerle büyümeyeceğine dünyanın kaç bucak olduğuna şahit olmalarının da pek bir fayda getirmeyeceği insanların yakınlıklarında.
yaşantım, bir yaşantı göremiyorum hele parıldayan kelimeleri satın almayı asla düşünmüyorum, sopsoğuk.
değil, o değil ve iyi ki değil.

...

topal martı mı ki, bu, kim ki bu :)





yıkıntı falan bir de elektrik :)