tilki kavşakta
bir kirpiye yol vermek için kavşakta durdum
ve son parçayı dinledim senin kasetinden, sersemledim
benim için seçtiğin şarkılarla: böyle giderse, kylie minogue
yerini mi alacak çocuk sevgililere figan eden elton john'un?
nihayet kirpi geçti, vadideki koyunları sayıyorum
ve hala işitiyorum, heralde sen söyleyecekken, seçmiş olduğun
çoklu-seslerin kulaklarımdaki keskin vuruşlarını ve
günler boyuncA senin şifreli lirik mesajının nakaratlarını.
duvarla çevrili avluma dönüyorum, sonsuzluğa dek seninle
buluşmaya
eldivenli tek elinden çıkma kusursuz bahçeciğinle rahatlamış
kokulu fundalıklaR ile dikenli yabangüllerinin arasına.
döneceksin, küçük sevgilim, seni göreceğim dört taraftan
fışkırırken dört yapraklı yapraKLAR HAREBEYE DÖNMÜŞ
DUVARLARDAN
TANER BAYBARS.......
ikinciside elime geçti, artık sıradaki hangi kitaptan çıkar bilmiyorum...
kar yağıyordu kirpiklerime düşüyordu çoğunlukla taneler ve ben herşeyi unutup ikincisine ulaşmanın zevkini ve rahatlığını yaşıyordum... sonra resim sergisine uğradım aklıma andre gidenin hikayesi geldi ve bileti tabloların çerçevesine şıkıştırmak istedim ama bir kameraman yüzümü yakaladı vazgeçtim... sonra arkadaşımın tablosundaki ilginç şekilde gördüm yüzünü, hiçbirimiz çıkaramamıştık ne olduğunu ondan oraya yerleştirdim...
içimden geldi oraya gelip bir öğrenci bileti alıup ayak izlerine basmış olma ihtimalinin tadınıu çıkarmak ama ne kadar mümkün bilmiyorum... sana bıraktığım diyarbakır biletlerine dokunmuş olma ihtimali de var şu hayatta...
kütüphane hayatımın ikinci rezaletini yaşıyorum kitap iade tarihini, kaçırarak en azından kaybetmedim bu sefer :)
üçüncüsünün peşindeyim...
bir kirpiye yol vermek için kavşakta durdum
ve son parçayı dinledim senin kasetinden, sersemledim
benim için seçtiğin şarkılarla: böyle giderse, kylie minogue
yerini mi alacak çocuk sevgililere figan eden elton john'un?
nihayet kirpi geçti, vadideki koyunları sayıyorum
ve hala işitiyorum, heralde sen söyleyecekken, seçmiş olduğun
çoklu-seslerin kulaklarımdaki keskin vuruşlarını ve
günler boyuncA senin şifreli lirik mesajının nakaratlarını.
duvarla çevrili avluma dönüyorum, sonsuzluğa dek seninle
buluşmaya
eldivenli tek elinden çıkma kusursuz bahçeciğinle rahatlamış
kokulu fundalıklaR ile dikenli yabangüllerinin arasına.
döneceksin, küçük sevgilim, seni göreceğim dört taraftan
fışkırırken dört yapraklı yapraKLAR HAREBEYE DÖNMÜŞ
DUVARLARDAN
TANER BAYBARS.......
ikinciside elime geçti, artık sıradaki hangi kitaptan çıkar bilmiyorum...
kar yağıyordu kirpiklerime düşüyordu çoğunlukla taneler ve ben herşeyi unutup ikincisine ulaşmanın zevkini ve rahatlığını yaşıyordum... sonra resim sergisine uğradım aklıma andre gidenin hikayesi geldi ve bileti tabloların çerçevesine şıkıştırmak istedim ama bir kameraman yüzümü yakaladı vazgeçtim... sonra arkadaşımın tablosundaki ilginç şekilde gördüm yüzünü, hiçbirimiz çıkaramamıştık ne olduğunu ondan oraya yerleştirdim...
içimden geldi oraya gelip bir öğrenci bileti alıup ayak izlerine basmış olma ihtimalinin tadınıu çıkarmak ama ne kadar mümkün bilmiyorum... sana bıraktığım diyarbakır biletlerine dokunmuş olma ihtimali de var şu hayatta...
kütüphane hayatımın ikinci rezaletini yaşıyorum kitap iade tarihini, kaçırarak en azından kaybetmedim bu sefer :)
üçüncüsünün peşindeyim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Noktala