hayat bazen insanın boyunu aşar
seni iterler düşer yaralanırsın
yaralarınla devam etmek zorundasındır
hayat bazen koskoca engel olarak görünür göze
bazen aşamazsın
atıldığın uçurumuna yeniden tırmanır yeniden ve yeniden bırakırsın kendini aşağı
atıldığın gibi olmaz
ufak yeni yaralar
geçmeye pek niyetsiz eskileri
geçemeyeceğin tüm o engelleri oturup kanınla tükrüğünle boyarsın
çirkin nahoş sevimsiz bir hal almıştır desenler
yağmurlar yıkar
engel eski haline döner
hayatındaki insanların çoğu engelin arkasında kalır
hızla uzaklaşırken
hızla yalnız kalırsın
sesler azalırken onlara ait olan
beynin daha hızlı bağırır kötü anıları kusar da kusar üstüne
ele geçirildin
çepeçevre kuşatıldın
engel yükselmedi
yarılan yerin çukurundasın
gökyüzüne yabancı
yeryüzünün de yabancısı bu yeni yerde
sana da yer yok
yani bana
iki kişiyi taşıyor oldum bir süredir bedenimde
yukarıda kalan
ve aşağıdaki
istersem atlamak üzere tırmanabildiğimi söylemiştim
fakat
yukarıdan habersiz bir kök olup daha aşağılara ulaşmak istiyorum
bir kaç dal yükseliyor ister istemez yaprak açıyorum
fakat meyve verecek olsam bile gün ışığına sunmayacağım artık
solucanlar fareler böcekler
hepimizi günün birinde ittiler
fakat buralarda da hayattayız
renklere ihtiyacımız yok
aldatışlara kanmıyoruz
böylece hayatta kalıyoruz
henüz
çünkü ben hep atlamaya devam edeceğim
biriyle yeniden karşılaşacağım ve nihayet beni itecek
son defa düşeceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Noktala