ne önemi var? bir önemi yok bir sonuca varmanın ama halen durumu kavrayamamış bulunmaktayım geride kalmış bir duygu durumu olmasa hayatımdaki en birinin hayata bağladığı dönemlerde bir bağlanmanın yaralayıcılığının yerle bir olmama etkisi zaten yerle birken yüzümdeki değilde ruhumdaki kendme karşı taktığım maske olması, bir gülücğün al al bir yüzün en yan etkili ilaçlığı mıydı, aşk mıydı? tabiki aşk tı demek ne derce doğru.. dünyamın en pozitif insanı, hiç incitmeyen, güzel bir sesi olan, zekama eş değer olmasa da aklıma eş değer ve çokta güzel bir yazısı olan yazısına "a" harfini yazma şekline özendiğim saf demek yerine meleksi bir hal..
ne zaman ki yaşadığım tramvadan sonra daha çok bağlandıysam ne zaman ki umut saydıysam kendi adıma ne zaman ki büyümeye başladıysam ne zamanki farklı yerlerde oturmaya başladıysak ne zaman aynalara neden diye sormaya başladıysam ne zaman bir mekana girerken eksikliğini hissedip düğüm düğüm olduysam o zaman aşk ı kendi çıkarlarım doğrultusunda kullanmaktan ötürü lanetlendim belki, ne zaman yanından ayrıldıysam, ne zaman uzaklaştıysam, ne zaman kanıma şiir karıştıysa sen olmayan durumların haricinde, ne zaman çekip gitmeye hazırlandıysam gözlerimizdeki cenneti yırttım bir uçtan bir uca..
aslında bir uçtan bir uca yırtılan benim ruhumdu, bir daha, bir daha, bir daha yırtılıyordu bir zevke bile dönüüyordu sesleri tüm sesler ve acıların..
akıllı, şirin, sessiz, kuralsız, kimine göre kendini beğenmiş bir sıradışının verdiği nefesin nefesinbe karışma durumu hiç mi bu karmaşayı çözmeye yardım edemezdi ya da neden etmedi?
uzun süren bir tramvada kayıp vermek burnumun direğini çılgına çevirmesini geçer diye beklemekle geçirilen günler inancın olduğu ama mutluluğun olmadığı, herşeyin düşmancasına kötüye doğru gittiği talihsizliğin kalbimdeki hüzünlere yerleşmekten zevk aldığı, hayatımdaki en acı verici sesin yürürken çıkan çakıl taşı sesleri ayaklarımın altında ve aynı görüntünün içinde hareket eden gölgem..
düüncelerimin karmaşık olması gü ndelik düşünme sistemine sahip olmamam ya da bir soruna binlerce ihtimal getirip eşit olasılık vermem arafta kalmama sebep olmakla beraber psikolojik olarak kaosa düşürüyordu -halen aşağı yukarı aynı ruh haleri mevcut- yani bu zaten çok zor sağlayabildiğim güven durumunu yerle bir etmek için yanıp tutuşan bir canavardı..
işin felsefik boyutunada bulaşınca aptal ruh halimle ekstra yerlebirlikler yaşamak durumunda kaldım
ne zaman ki yaşadığım tramvadan sonra daha çok bağlandıysam ne zaman ki umut saydıysam kendi adıma ne zaman ki büyümeye başladıysam ne zamanki farklı yerlerde oturmaya başladıysak ne zaman aynalara neden diye sormaya başladıysam ne zaman bir mekana girerken eksikliğini hissedip düğüm düğüm olduysam o zaman aşk ı kendi çıkarlarım doğrultusunda kullanmaktan ötürü lanetlendim belki, ne zaman yanından ayrıldıysam, ne zaman uzaklaştıysam, ne zaman kanıma şiir karıştıysa sen olmayan durumların haricinde, ne zaman çekip gitmeye hazırlandıysam gözlerimizdeki cenneti yırttım bir uçtan bir uca..
aslında bir uçtan bir uca yırtılan benim ruhumdu, bir daha, bir daha, bir daha yırtılıyordu bir zevke bile dönüüyordu sesleri tüm sesler ve acıların..
akıllı, şirin, sessiz, kuralsız, kimine göre kendini beğenmiş bir sıradışının verdiği nefesin nefesinbe karışma durumu hiç mi bu karmaşayı çözmeye yardım edemezdi ya da neden etmedi?
uzun süren bir tramvada kayıp vermek burnumun direğini çılgına çevirmesini geçer diye beklemekle geçirilen günler inancın olduğu ama mutluluğun olmadığı, herşeyin düşmancasına kötüye doğru gittiği talihsizliğin kalbimdeki hüzünlere yerleşmekten zevk aldığı, hayatımdaki en acı verici sesin yürürken çıkan çakıl taşı sesleri ayaklarımın altında ve aynı görüntünün içinde hareket eden gölgem..
düüncelerimin karmaşık olması gü ndelik düşünme sistemine sahip olmamam ya da bir soruna binlerce ihtimal getirip eşit olasılık vermem arafta kalmama sebep olmakla beraber psikolojik olarak kaosa düşürüyordu -halen aşağı yukarı aynı ruh haleri mevcut- yani bu zaten çok zor sağlayabildiğim güven durumunu yerle bir etmek için yanıp tutuşan bir canavardı..
işin felsefik boyutunada bulaşınca aptal ruh halimle ekstra yerlebirlikler yaşamak durumunda kaldım
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Noktala