Böyle biçimlenmiş, böyle şekillenmiştik
"Aşırı duyguları yaşamak biçim yaratmanın kendisidir. Biçim kurtuluştur." M. Beckmann
Böyle biçimlenmiş, böyle şekillenmiştik
"Aşırı duyguları yaşamak biçim yaratmanın kendisidir. Biçim kurtuluştur." M. Beckmann
Yazdıklarım ürkütüyor beni artık sanırım ara vermeliyim biraz
Ne yaşıyor olursam olayım artık kayıt tutmak istemiyorum. Kayıtlar hatırlatıcı görevi gördükçe tetikleyici olmaktan geri kalamıyorlar. Ürkütücü ve sert gerçekler işte yüzyıllar geçse bile aynı hissettirecek. Zihnim yeterince güçlü hatırlamak konusunda. Yeterince görüp geçirdim neyin ne olduğunu ve ne olacağını da kestirebiliyorum. Delirenleri ve canına kiyanlari anlayabildigim evreye kadar geldim. Artık hak da talep edebilirdim. Tanrının ve insanların ne yapmaya çalıştığı; insanların yirticiligi ve bencillikleri artık kafa yormak istemediğim şeyler. Bütün bu yıkımlar dan sonrasini görmek istiyorum -ilerleyen zamanın icindeki var oluşumu -. Zevksiz, tatsız, sancılı, sarsıntılı olsa da kendime ragmen.. kendime ragmen ama baskilamadan.. istediği kadar bir köşede aglayabilir...
Umarım bir süre buralarda olmamayı basarabilirim. Belki de hiç geri dönmemek üzere, güle gule.
Can o kadar kolay verilebilen bir şey olsaydı çoktan ölmüştüm
Ama
Epey yol da aldım
Yakilmis, cehenneme çevrilmiş kupkuru kapkara toprağı zihnimin henüz suyu tutamiyor
Ememiyor, yeseremiyor henüz
Henüz sogumadi bile
Duslemekten korkar oldum
İnanmaktan, sevmekten
Nice güzel şeyden
Nasıl yasayabilirdim ki bunca korku arasında
Nasıl mutlulukla
Bende başkasını, başkasında beni ötekinde ikimizi arayıp durdun
Bende başkasını, başkasında beni ötekinde ikimizi kaybedip durdun
27.08.2024
17.59
güneş tam odama vuruyor. hem zihnim hem odam alabildiğine ışıkla dolmuş.
içeride bir düzen bir çaba var. sıcak ve kavurucu günlerin sonuna geliyoruz. aceleci olduğumu sanmıştım iyileşmek isteğime dair. şimdi anlıyorum ki sadece dayanılmaz bir acı içerisinde kıvranıyordum. onu karşıma alıyor ve konuşuyorum bazen. sonra düşüncelerimin arasında kaybolmaya başladığım noktada düşünmekten kaçınıyordum. birkaç planım var. can yakıcı bir anıyı temsil eden her şey yavaş yavaş başka bir şeyi anlatmaya başlıyor.yeni düşlerin nesnesi oluyor. İlerliyorum zamanın içinde.ilk defa zamana karşı koyup onu yendiğimi hissediyorum. sokaktaki güvercinler tavuklar ve diğer canlılar bir ağaç hepsiyle dost fakat bir hükümdar. aklıma hep yunus u getiriyorum. karacaoğlanı. saflığı temizliği. tarafımı seçmişim ezelden direniyorum. sevgilerim şekil değiştiriyor havalanıyor başka ruhlar buluyor. bir vakit göğün ve yer yüzünün boşluğunda dolanıyorum.
Butun bedenimi sarıp hasta eden bir acı icerisindeyim. İlerisini zaman gosterecek. Hayat her zaman kestirilemez oldu benim için. Aklımda canıma kıyma düşüncesi yok. Sanırım beni öldürebilecek derecede bir acı icerisinde olduğum içindir bu ya da artık ölüm dusuncesi bile anlamsız. Ne kadar da zayiflamisim diye şaşırdı eski bir arkadasim.
Yemek yiyemeyip mide ağrıları çekiyorum. Ve rüyamda karnıma dugumler atıp büyüler yapıp beni iyilestirdigini goruyorum. Bu ne kadar da gereksiz bir rüya zihnim çok yanlış ogretilerle dolu fakat onu yıkıp yeni yanlış ogretiler koymaya ne gerek var. Ne bir mutluluk tepkim var ne de sahte gülücükler saciyorum. Bu günlerde inanılmaz zorlanıyorum.
3 Eylül salı
2024
Saat o.s 6