-----------------------------

"yeter ki ömrüm olsun

ne mayıslar veririm sana

sevgimi kanatmasan

çiçeğin çenekli olsa

yalnızlığımı bölüşsen

bahçeme ay doğsa

ateş harlı durur hep

kimse tanımaz külü

her mangal bir mezar

her köz

söne söne

bir ölü

ömrüm

yalnızlıkların çölü

nisan sonu

gelip yeşertsen

tomurcuklanır

yürek denen yediveren gülü"

--------------------------------


hüseyin yurttaş

-

N'OLUYOR BANA 

Gabin - Lost And Found

ve ben beş parasız

bolca ve güzel gülümsüyorsa bir kişi
ister istemez bir kainat hazinesini taşır
o surat

Kalbim (Fikret Kızılok)

-

"

sudan bir sebepti kendime

kentlerden, aşklardan ve ayrılıklardan

karabasanlar edinişim

aziz bir sebep...

"

d.d

Tu Me Haces Falta by Abjeez

-

benim bu doğranmış kalbimden
ancak konserve olur

-

- (lezetlişeyler)

ayhan geçgin okuyorum gözlerim kapalı
ama yine de lezzetli bu şey
uyku kadar olmasa da
yarışıyor ya da sarılıp uyuyor uykuyla bu şey

St Vincent - Black Rainbow on ACL (2 of 5)

-

ince bağırsaktan farksız
tüm bu yorganlar

-

-

-

güç kimde artık?

-

-

-

kapıdaki

hiç durmadan kapı çalıyor
üçünde, beşinde, kalbinde gecenin.
bir şiire oturmuşken, kendimi okurken
bir kitap arasında, ya da sımsıcak
bir deniz gibi sarmışken seni;
tam da bir umutla barışabilmişken,
kapı çalıyor hiç durmadan.

ne zaman kaçıp gitsem pencerelerden,
bir zil sesi geliyor ardımdan. ağrılar
ve ağır silahlar dayanıyor göğsüme.
saatler tutukluk ediyor, tekerleksiz
bir korkuya takılıyor zaman. ne zaman
bir çiçek cesedine yapışmış anne görsem
gözlerinden yüreğim dikiliyor,
kapılar çalıyor hiç durmadan.

sakın açma sevgilim
bu saatlerde hep
askerlik çağım geliyor.

- Devrim DİRLİKYAPAN

-

-

- (çokçokdelibirses)

-

-

Bulantı ve kusma duygusu insanın kişilik sınırlarını belirler. Zira bizi iğrendiren şeyler bedenimizden dışarıya attığımız şeylerdir.

-Julia Kristeva

gördün ki
birazdan bozulacak bir cesedin üzerindeki çiçekler
talihsizdir
büsbütün bozulmuş bir cesedin üzerinde açacak çiçekler
keyifli

bu kirlilikte intikam bile alınmaz ya

intikam alma sanatı ya da eyleminin hammadesi
değildir
nefretten başka bir şey
yüzünü kırmızıya boyayacağım
burnundan akacak
kırmızı
boğazına kaçacak
kırmızı
bu kırmızıyı
yerde komayacağım

yazılmamış şeyler

Sandık ki,
her şeyi kaldırabilir sözcükler.
Söylene söylete
tüketemeyiz aşkı da, şiiri de
eviçimizde. bir koşu!
Konuşa konuştura
gitmek zorunda değiliz
şu limandan. bir iş görüşmesine
gelmiş gibi dünyaya
ölesiye yaşamak zorunda…
Birazcık keyf, biraz da hafiflik
başarı, iş ve aşk zorunda
değiliz. ne de boşluk.
sandık ki,
her şey söylenebilir ve hiçbir şey
söylenmemiş gibi kalabilir aşk
eski yerinde.

(böyle olmuyor.)

Yazılmamış bazı şeyler kalmalı
sadece kendimizde.
En sonunda bir şey olmak zorunda
değiliz. ne de şairlik.

Mehmet Yaşın

yakınına düşmedi yaprak ağacın

yanından hızlıca akmakta olan suyun üzerine düştü

bu beni hep kederlendirir

"hiç büyümez sanırdım hiç büyümez acılar
acılar birden büyüyebilir ölümler birden büyüyebilir"
eray canberk

çalı - mezar

takılıp kaldıktan sonra
çöp halini alıp
yavaş yavaş
toz halinde
her bir parçasının eski anlamından öte
bambaşaka yerlere
taşınması
doğal bir durum
istemdışılık söz konusu yani
tüm bu gidişatta

öyle uykulu bir halki
sadece kaburgadan ve
ağırlaşan
gözkapaklarından ibaret
sanki
insan

kemik

yüzüm eriyip gözyaşı damlası halini almaya başlayacak
bir kemik var bazen beliren kalbimde
kırık
acısını hissettirince varlığından haberdar olduğum
sol kolumu dünyaya sarkıtan
türlü düşünceler tanrısından armağan
şimdi yüzüm batan kemiğin açtığı yarayı
büyütüyor böyleyken

-